Mehmet Bayazıt Lisesi’ni bilir misiniz? Belki de hiç duymadınız. Ama Göztepe Hastanesi’nin nerede olduğunu muhakkak bilirsiniz. İşte bu hastanenin hemen arkasında kalır Mehmet Bayazıt Lisesi.
Halbuki Göztepe Hastanesi’nden de eskidir tarihi. 1970 yılında kurulmuştur. Kadıköy’ün ise en eski karma liselerinden biridir. Fakat liseyi bilenler çok azdır, bilenler ise muhakkak; “boşver” deyip geçecektir.
Peki bu lisenin şu ana kadar Türk Tiyatrosunda yer etmiş bir çok tiyatrocuyu yetiştirdiğini, çıkarttığı oyunlar ile liseler arası tiyatro yarışmalarında derecelere girdiğini, bir dönem tiyatro ödüllerine ise ambargo koyduğunu söylesem buna ne dersiniz?
Kuşkusuz birkaç bilen olacaktır. Ama birkaç bilenin ötesinde bütün tiyatro severler ile paylaşmak istiyorum. Benim de mezunu olduğum Mehmet Bayazıt Lisesi’nin bu gurur verici yönünü…
Öncelikle Mehmet Bayazıt Lisesi Tiyatro Kolu’nun fotoğraflarını, reji notlarını, oyuncu listelerini; araştıran, bulan ve açığa çıkartan Okulun son dönem Mezunlarından Tiyatro Oyuncusu Erkan Akkoyunlu’ya teşekkür etmek istiyorum. Çünkü onun çabalarıyla bir çok fotoğraf, belge ve doküman bir araya getirilmiş ve Mezunlarla tekrar bağlantı kurulmuş. Şimdi ise bir çok fotoğraf, belge ve doküman internette ilgili başlık altında tiyatro severlere sunuluyor.
Peki Bu çalışmalarda kimler mi var?
En başta Tiyatro Adamı Mehmet Esatoğlu (Behruz Firuzment), Selçuk Güleryüz, Tiyatrocu ve Müzisyen Yaşar Kurt, Tiyatro Oyuncusu Fırat Tanış, Cüneyt Uzunlar, Sibel Seyhan, Feridun Koç, Mustafa Turan, Serdar Orçin, Tamer Özceviz, Rüyam Dirin Atabeyoğlu, Turgay Elyağutu, Mehmet Fatih Güzel, Oğuzbay Vedat Şahin, Özlem Argon, Arif Pişkin, Ertan Erdal, Serkan Durak. Burak Karaman, Olcay Gencer, Sevtap Akbel, Güzide Balcı ve şu anda ismini sayamayacağım nice tiyatrocular ilk olarak Mehmet Bayazıt Lisesinin Tiyatro Kolunda tiyatro ile tanışıyor. Çıkarttıkları oyunlar da öyle havadan sudan oyunlar değil:
1980 – 1981 “Sıradan bir Olay”,
1982 – 1983 “Kaplumbağalar”,
1983 – 1984 “Analar ve Oğulları”
1984 – 1985 “Paçayı Kurtarabilirsem”,
1986 – 1987 “Adem’in Kaburga Kemiği”,
1987 – 1988 “Gecekonduların Son Gecesi”,
1988 - 1989 Muzeffer İzgü “Bekçi”,
1989 – 1990 Bertolt Brecht “Ekmek Kime Pişecek?”
1990 – 1991 Rıfat Ilgaz “Abbas Yolagiden” vb.
Ayrıca Tiyatro Kolu’nun 27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü için her yıl hazırladığı tiyatro bildirileri ve Nazım Hikmet, Garcia Lorca, Aziz Nesin, Rıfat Ilgaz, Bertolt Brecht, Edip Cansever gibi okullarımızda birçoğu hala “mimli” sanatçıların eserlerinden seçkiler şeklinde sunulan tiyatro programları…
Mehmet Bayazıt Lisesi Tiyatro Kolu o kadar çok tiyatrocu yetiştiriyor ve öylesine başarılı işler yapıyor ki 1986 yılında Mehmed Bayazıd Lisesi Tiyatro Kolu Mezunları'nın Ağırlıklı Olarak Yer Aldığı “İstanbul Sahnesi” adlı tiyatro topluluğu kuruluyor ve yalnız Türkiye'nin değil Dünya'nın birçok yerinde çeşitli oyunlar sergileniyor. Bu topluluk yakın zamana kadar da faaliyetlerini sürdürüyor.
Tiyatro kolunun yöneticilerinden ve İstanbul Sahnesinin kurucularından Mehmet Esatoğlu (Behruz Firuzment ) ise bir döneme damgasını vuran Mehmet Bayazıt Lisesi Tiyatro Kolu ile ilgili şunları söylüyor:
“Mehmet Bayazıd Lisesi Tiyatro Kolu 1981 yılında bir araya gelmiş ve birlikte üretmenin en güzel örneklerini ortaya koymuş bir destanın adıdır.
1981 sonbaharında insanlığın en eski sanat dallarından tiyatroyu okul çatısı altında önce öğrenmeye başlamış, her yıl bu bilgilerini geliştirerek yeni kuşaklara taşımış, birbirinden görkemli oyunlar sahneye koymuştur.
Tiyatro kolunun var edilmesi öğrenci, öğretmen ve okul yöneticilerinin ortak çabasıyla oluşmuştur. Okuldaki her öğrenci, öğrenci velisi, öğretmen, okul yöneticisi bu çabaya katkılar yapmıştır.
Okulda tiyatro üretmek, süreç içinde okulda insan üretmeye dönüşmüş, ülkenin önde gelen onurlu, nitelikli sanatçıları, okulumuzun sıralarında yetişmiştir.
Mehmet Bayazıd Lisesi Tiyatro Kolu sanatçı, eğitimci, öğrenci
elbirliğinin çok güzel bir örneğidir. Ülkenin sanat tarihine de adı böyle
yazılmıştır.”
Fırat Tanış ise:
“Okuduğum Mehmet Beyazıt Lisesi özel bir yerdi. Tiyatro bakımından faal bir liseydi. Salondu, ışıktı, kostümdü altyapımız yoktu, ama işte yumurta yok, yağ yok, tava yok, omlet var durumu yaşanıyordu. Eski öğrencilerin yeni gelenlerle bildiklerini paylaştığı bir sirkülasyon vardı”
diye tanımlıyor çalışmaları.
Müzisyen Yaşar Kurt:
“Fikirtepe'deki Mehmet Beyazit Lisesi'nde öğrencilik hayatım ve tiyatro kolun da ki çalismalarim, düsüncelerime ve hayatima yön veren önemli deneyimler oldu.”
Şeklinde anlatıyor okul yıllarını.
Okul yıllarında Tiyatro Kolu Başkanlığını yapan ama mezun olduktan sonra gazeteciliği seçen, şu anda Vatan Gazetesi köşe yazarı olarak görev yapan Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Genel Saymanı Mustafa Mutlu da tiyatro kolu ile ilgili bir anısını şöyle anlatıyor:
“Sanırım yıl 1978'di... O zaman Oben Güney'in Suç isimli oyununu sahneye koyacaktık. Aylarca çalıştık... Ama okulun müdürü Şakir Hoca oyunun fazlasıyla siyasi olduğunu belirterek izin vermedi...
Bunun üzerine biz 7-8 Mehmet Beyazıt'lı genç de dışarıdan takviye alarak, Üsküdar Sunar Tiyatrosu'nda İstanbul Akadamik Sanat Tiyatrosu'nu (İAST) kurduk...”
Peki nerede bu okul? Kadıköy’de bir yerde işte…
Ve bugüne gelecek olursak; Mehmet Bayazıt Lisesi Tiyatro Kolu çalışmalarını geçmişin izinde yeniden ele alarak, geleceğin büyük tiyatrocularını yetiştirmeye devam ediyor..
Mehmet Bayazıt Lisesi Tiyatro Kolunun eski üyelerinden, şimdi İBBŞT sanatçısı Sibel Seyhan’ın yönetimindeki genç arkadaşlarımız 2008 – 2009 sezonunda Fernando Arrabal’ın “Cephede Piknik Oyunu” ile seyirci karşısına çıktılar. . .
Sahnede 11 cıvıl cıvıl insan vardı, 22 tane de ışıl ışıl göz, Ama sadece bu kadar değil, 11 cıvıl cıvıl insan 22 ışıl ışıl gözden yayılan 100’e yakın heyecan, bine yakın mutluluk ve on binlerin tarif edemeyeceği haklı bir gurur vardı. Bir şeyleri başarmanın heyecanı, mutluluğu ve gururu…
Kadıköy’ün varoşlarında biz her zaman vardık ve hep var olacağız demenin gururu! Hayata tırnaklarıyla tutunan, ezikliği, şefkati, öfkeyi, hırsı ve hayalleri içinde bulunduran insanların yalnızca paylaşabileceği haklı bir gurur.
İnanıyorum; hem bugün hem yarın, nice arkadaşlarım, Mehmet Bayazıt Tiyatro Kolu ile çok büyük işler başaracaklar ve adlarını yalnız Türk Tiyatrosuna değil dünya tiyatrosuna da taşıyacaklar.
Bende 1997 - 1998 yılında Beden Eğitimi Öğretmenimiz Caner Günışık ve Tiyatrocu Fırat Tanış’ın çabalarıyla tekrar canlandırılmak istenen; Okul Yönetiminin “Derin İlgi ve Alakası” (!) dolayısıyla sonuçlandırılamayan çalışmalarda görev almış, “Mehmet Bayazıt Lisesi Tiyatro Kolu”nun bir üyesi olarak; gerek yapılan arşiv araştırmasından gerek Sibel Şahin Yönetiminde devam eden tiyatro çalışmalarından ötürü bu büyük mutluluğu ve gururu diğer mezun arkadaşlarımla beraber paylaşmaktayım.
Bu çalışmaya öncülük eden başta Erkan Akkoyunlu ve Sibel Şahin olmak üzere emeği geçen bütün arkadaşlara ise, bize bu haklı gururu yaşattıkları için teşekkür ediyorum.
Sağ olun...
Varoşlarda ki bir okulun yalnız serserileriyle değil, Tiyatrosuyla da var olabileceğini gösterdiğiniz için..
Sağ olun…
Yalnız bir tiyatro topluluğu değil bu tiyatro topluluğunun bulaştırdığı heyecan ile bir çok kişinin farklı alanlarda da olsa başarısına yol açtığınız için.. Bir okulun çehresini değiştirdiğiniz için…
Sağ olun...
Benim güzel okulumdan mezun olduktan sonra, istesin istemesin çareyi tezgahtar ya da taksi şoförü olmakta bulan nice kardeşime, arkadaşıma bu haklı gururu yaşattığınız için…
Sağ olun...
Benim güzel lisemde bundan sonra okuyacak ve mezun olacak nice gençlere ise bir umut meşalesi yaktığınız için...
Sağ olun.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder